Ana Sayfa
İletişim
Bize Ulaşın
Üye Girişi
Ziyaretçi Defteri
Mobil Bölüm
Ana Sayfa Foto Galeri Video Galeri
ANA SAYFA  / HİKAYELERİM

16-ALACA’MIZDA İZ BIRAKANLAR: LOKANTACI İRFAN ŞİMŞEK ‘İN RENKLİ HAYAT HİKAYESİ: RECEP YAZICIOĞLU VE


16-ALACA’MIZDA İZ BIRAKANLAR: LOKANTACI İRFAN ŞİMŞEK ‘İN RENKLİ HAYAT HİKAYESİ: RECEP YAZICIOĞLU VE



 Paylaş
 09 Eylül 2020 05 : 12 


İrfan Abiye okuduğum Recep Yazıcıoğlu ile ilgili yazdığım “ Kaz Dövüşü” yazım bitince, kafamı kaldırdım. İrfan Abi ile göz göze geldik. “ Çok güzel yazmışsın. Eline koluna sağlık.” dedi. “İrfan Abi, daha öncede söylemiştim; Alaca’mızda kahvelerde sigara içmeyi ilk yasaklayan da Rahmetli Recep Yazıcıoğlu idi. Bu konu ile de güzel bir yazım var. Rahmetli 8 Eylül 2003 yılında elim bir trafik kazasında ölmüştü. Mekanı cennet olsun. Müsaadenle bu yazımı da seninle paylaşmak istiyorum “ dedim ve okumaya başladım:


“İster zengin ol ister fukara; yemekten sonra yak bi cuvara” derlerdi eskiden büyüklerimiz ve yemeği yer yemez de yakarlardı cuvarayı. Büyük bir zevkle tüttürürlerdi dumanını.

Sigara ile ilgili “Kepek yapıyo abi!”, “Öksürtüyor abi!”, “ Kanser yapıyor abi”, “Sigara öldürür” yazılarımı okuyup da,  şimdi “İster zengin ol ister fukara; yemekten sonra yak bi cuvara!...” diyecek bir babayiğit çıkar mı bilmem. 

Ben çıkmaz diyorum; ama yine de belli olmaz…

İnsanoğlu içtiği sigaranın üzerinde koca koca harflerle “Sigara sağlığa zararlıdır” yazısını her bir sigara yaktığında okumasına rağmen, kolay kolay bırakamıyor. Ama inanıyorum ki eninde sonunda pes diyecekler ve elindeki Pis Kokan Sigara’dan son bir kez bir fırt çekip “Lanet olsun artık ben bu zıkkımı içmeyeceğim” deyip, yere atacaklar; ayakkabılarının altında ezecekler. 

Sigara Tiryakilerinin sanırım haberleri vardır. Kabahatlar Kanunu gereği, 19 Temmuz 2009 Pazar gününden itibaren; kapalı alanlarda, Yüce Yaradanımızın bizlere karşılıksız ve ücretsiz bahşettiği o güzelim ter temiz havamızı KİR-LET-Mİ-YOR-LAR diyecektim ama diyemedim . Çünkü hala kapalı alanlarda fosur fosur sigara içiliyor…

4 Kasım 2018 akşamı  yayımlanan Habertürk Televizyonundaki  SİGARA ile ilgili canlı yayında, Sağlık Bilimleri Üniversite Rektörü Sayın Cevdet Erdöl Bey , üzülerek ifade ederek sigara yasağının en çok ihlal edildiği kapalı alan olan yerleri şöyle sıraladı:

1) Milletvekillerinin (Sigara yasasını çıkaranların) odalarında, 

2) Emniyet  Binalarında, 

3) Adalet Saraylarında,

4) Kıravatlıların (üst düzey yetkililerin) gittiği mekanlarda...

Bu kanunun çıktığında “Gözünüz aydın sigara içmeyen sevgili dostlarım. Sigara Tiryakisi olmayan bizlerin 19 Temmuz 2009 tarihi bir bayram günüdür. Bugünü hafızanızın bir yerine yazınız. Bence bu bir devrimdir; sigara içmeyenlerin kazandığı en büyük bir inkılâp.” demiştim, keşke demez olaydım….

Yasayı çıkaranlar ve yasayı uygulaması gereken makamlar bu yasağı ihlal ettiği müddetçe;  kapalı alanlarda sigara içme yasağı başarılı olamaz. Bu böyle biline.. Atalarımız boşa dememişler “Balık baştan kokar.” Bu yüzden sigara yasağı konusuna baş olan kısımların harfiyen uyması gerek…

İlçem Alaca’da, kapalı alanlarda sigara içme yasağından yirmi yedi yıl önce, Rahmetli Recep Yazıcıoğlu; hem Kaymakamlık hem de Belediye Başkanlığı’nı birlikte yaptığı (1980-1985) yıllarında hiçbir yasaya dayanmadan, kahvehanelerde (yani kapalı alanda)  sigara içmeyi yasaklamış, bu mekanlara satranç koydurmuş, gazete ve kitap okuma bölümleri açtırmış, sokağa tükürmeyi de yasaklamıştı. 


Hatta bir gün bizzat kendisi Alaca Belediye Binası’ndan aşağıya bakarken, yere tüküren bir şahsı görmüş; pencereyi açıp, zabıtaya meydanı kirleten şahsı yakalatıp, o zamanın parası ile ceza kestirmişti. Bu yasaklardan dolayı Recep Yazıcıoğlu’na, ilçemizde Osmanlı İmparatorluğu’nda yasakçılığı ile ün yapmış padişahın ismi olan “ IV. Murat” lakabı takılmıştı.

Bizler o yıllarda gençtik. Sayın Yazıcıoğlu’nun almış olduğu bu radikal kararlarına isyan etmiştik. O büyük insanın kıymetini bilememiştik ve “Hangi devirde yaşıyoruz. Burası komünist bir rejim mi? Böyle baskı olur mu? İnsanların sigara içmesine bir kaymakam nasıl karışır?”diye, kendi aramızda Rahmetlinin arkasından veryansın etmiştik. 

Ama yıllar sonra Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin çıkardığı Kabahatlar Kanunu ile 19 Temmuz 2009 tarihinden itibaren kapalı mekânlarda sigara içilmeyeceği tüm ülke sathında yürürlüğe girince, Rahmetli Recep Yazıcıoğlu’nun yıllar önce Alaca ilçemizde başlattığı “Sigara Yasağı”uygulamasında ne kadar haklı ve aydın bir insan olduğunu şimdi yeni anlıyoruz.

1982 yıllarda Alaca İlçemizde kahvehanelerde bizlerin sağlığını düşünen ve sigara dumanından bizleri kurtaran Merhum Recep Yazıcıoğlu’na ne kadar teşekkür etsek azdır. 

Recep Yazıcıoğlu yaşasaydı, yirmi yedi yıl sonra, ilçemizde uygulamaya koyduğu “Kapalı alan statüsündeki kahvehanelerde Sigara Yasağı” düşüncesinin ülke sathında gerçekleştiğini görse idi; ne kadar mutlu olurdu değil mi?

Büyük insanlar bu dünyadan erken göçüyor. Recep Yazıcıoğlu’da büyük insanlardan biriydi. Çok verimli olacağı yıllarda ecel onu aramızdan aldı. Şahsını ilçem Alaca’da öğretmenlik yaptığım yılarda Kaymakamım olması nedeniyle yakından tanıdım. Hatta bir gün pat diye Kızıllı ilkokulumuza çıkıp gelmişti. Lacivert renkli takım elbiseli bir kaymakamı beklerken karşımda kıravatsız, spor giyinmiş enerji dolu, heyecanlı bir kaymakamı görünce çok şaşırmıştım.

Gençlik yıllarımızda “Sigara Yasağı”ndan dolayı eleştirdiğimiz Rahmetli Yazıcıoğlu hakkını bizlere helal eder mi bilmem. Onun sayesinde yıllar önce ilçemizde birçok insan sigaradan kurtuldu. Bu büyük insanın Mekân-ı Cennet olsun. 

“Sigara Yasağı” ile ilgi bugünlerde, Türkiye Büyük Millet Meclisinde önceki uygulamalarda görülen aksaklıkları gidermek için yeni düzenlemeler yapılıyor. Şimdiden  vatana millete hayırlı olsun.

“Sigara Yasağı” ile ilgili bugüne kadar çıkan  yasal düzenlemelerde emeği geçen herkesi en kalbi duygularımla kutluyorum.

Çünkü sigara içmeyen bizlerin ömürlerini bu vesileyle uzatmış oluyorlar. 

Allah hepsinden razı olsun. 

Son söz olarak ta hemşerilerime “İster zengin ol, ister fukara; yemekten sonra yakma! bi cuvara” diyorum ve sigara ile ilgili yazdığım yazılarıma yorum yazıp güzel bir şiirle süsleyen Gönüllerin şairi Durak Yiğit’i sizleri başbaşa bırakıyorum.

 “Hiç kimse sigaraya dost demesin, dost olarak görmesin...Zira 45 yıl ben bu laneti, zıkkımı içtim. Şimdi ise 10 yıldır astım hastasıyım, evden dışarıya nadirdir çıktığım..Çünkü nefesim yetmiyor... 

En azından dost cümlesinin özendirici olduğunu aklınızın ucuna yazın unutmayın.. Sizden sonra ki nesilleri düşünün,,Kötü alışkanlıkların tamamı özenti ile başlar..Örneğin erkek adam sigara içer..BEN DE DİYORUM Kİ....SİGARA İÇEN BİRİSİNİ ÖPMEK KÜL TABLASI YALAMAYA BENZER.

 

Paran bittiğinde kalın en sona 

Gel sen beni dinle dost deme ona 

Sonra yalvarırsın şuna ve buna 

Gel sen beni dinle dost deme ona 

 

Bende senin gibi öyle diyordum 

İçmiyordum onu sanki yiyordum 

Böyle olacağnı hiç bilmiyordum 

Gel sen beni dinle dost deme ona 

 

Hemi güçlü hemi bilirdim işi 

Aldı ağzımdaki olan tüm dişi 

Bunu içmeyenmiş meğer er kişi 

Gel sen beni dinle dost deme ona 

 

Sigara üstüne sigara yaktım 

Tabuta elimle çivimi çaktım 

Kırkbeş yıl geriye şöyle bir baktım 

Gel sen beni dinle dost deme ona 

 

Bir adım ileri hızlı atamam 

Almadan ilacı rahat yatamam 

Durdu elim kolum çivi çakamam 

Gel sen beni dinle dost deme ona  

Gönüllerin Şairi Durak Yiğit “


Dumansız günlere merhaba.

Devam edecek...


 
Haber :
Bu Haber 1147 defa okundu
 
Anahtar Kelimeler :Recep Yazıcıoğlu, İrfan Şimşek,

YORUM EKLE
TAVSİYE ET

 Yorumlar ( 0 )

Henüz bir yorum yapılmamış

İlgili Haber
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Kırım haritası
İzlenme : 5758
Alacamızın Mecnunları
İzlenme : 5743
Semer
İzlenme : 3161
Mustafa Abdülemil Kırımoğlu ve Cengiz Dağcı
İzlenme : 2542
Çok Okunanlar
BUGÜN BU HAFTA BU AY

 

 

 

Sosyal ağlarda bizi takip et
Copyright © sukrubilgili.net.tr