Ana Sayfa
İletişim
Bize Ulaşın
Üye Girişi
Ziyaretçi Defteri
Mobil Bölüm
Ana Sayfa Foto Galeri Video Galeri
ANA SAYFA  / MAKALELER-ANILARIM

NASRETTİN HOCA’NIN CANI YANINCA


NASRETTİN HOCA’NIN CANI YANINCA



 Paylaş
 18 Mart 2024 23 : 34 
“NASRETTİN HOCANIN CANI YANINCA EŞEĞİ GEÇER!..” 

(Trabzonlu Mıstık ile Çorumlu Şükrüş’ün canı yanınca acaba neyi geçerler!)

“Eşeğin canı yanınca atı geçer “ diye bir atasözümüz var. Bu güzel söz bize şunu anlatmaktadır:

“Herhangi bir durumdan ötürü canı yanıp acı çekmiş olan kimse, aynı durumla bir daha karşılaşmamak için kendisinden beklenilenin üstünde bir çaba gösterir. Öyle ki altından kalkamaz sanılan işleri bile başarır, çok iyi sonuçlara ulaşır.”

Bu kadar derin anlamlı atasözü ben bugüne kadar duymadım desem  hemen Trabzonlu Mıstık “Çorumlu Şükrüş, ne kadar da cahil kalmışsın. Çok ayıp,” dediğini, kahkaha ile güldüğünü hatta kaçırdığını adım gibi biliyorum.

Bu sözü paylaştığımda Orhan Yeğen Alacalı Arkadaşım “ Nişadır çalarsa Nasreddin hocada eşeği geçer. Buda bir hikaye sana anlatırım” diye yazdı. Ben de “özelden yaz da değerlendirelim” dedim. Sağolsun yazdı. Ben de düzeltmeleri yaptım. 

Bakalım beğenecek misiniz? Okurken Nasrettin Hoca yerine Trabzonlu Mıstık’ı  veya Çorumlu Şükrüş’ü koyarak okuyabilirsiniz. Bana sorarsanız Trabzonlu Mıstık olarak  tahayyül edin... Beni de tahayyül ederseniz hiç kırılmam, gücenmem .Takdir sizin. 

“Nasreddin Hoca, bir gün  köyün birinde kap kacak kalaylıyormuş. Köylünün biri kalayı beğenmemiş.  Aralarında tartışma çıkmış. Olay yerine gelen köylüler de hocayı haksız bulmuşlar, arkadaşlarından yana tavır koyup “ Hoca, pılını pırtını topla köyümüzden git. Yoksa sana İYİ bir sopa atarız, “ demişler.

Hoca  bakmış ki durum kötü; elindeki kalayı bırakmış, palas pandıras malzemeleri eşeğe yüklemiş. Eşeğin sırtındaki palanın ipini kuyruğunun altından geçirirken, nişadırlı (kalay yaparken kullanılan beyaz amonyak tuz)  elleri eşeğin kıçına değmiş. 

Nişadır, deriyi tahriş edici yakıcı bir tuz olduğundan eşek huysuzlaşmış, sağa sola çifte atmış. Neyse Hoca zor zahmet eşeğe biner, yola çıkar. Eşek de dört nala fişek gibi koşmaya başlar. 

Hoca, yahu bunda bir iş var desede bir anlam veremez. Daha sonra aklına eline bulaşmış nişadır gelir. “Acaba bundan mı oluyor” diye düşünür. Eşeği zor durdurur ve aşağıya iner. Elini kıçına sürer. Hoca nişadırın yangısından  yerinde duramaz ve başlar koşmaya. Tabiki eşekte koşar. Nihayetinde hoca eşeği geçer. ”

Hikayede burda biter. 

Bu tür hikayeleri rahmeti Erdoğan İLGAZ hocam çok anlatırdı. Nur içinde yatsın.
 
Haber :
Bu Haber 478 defa okundu
 
Anahtar Kelimeler :Trabzonlu Mıstık,

YORUM EKLE
TAVSİYE ET

 Yorumlar ( 0 )

Henüz bir yorum yapılmamış

İlgili Haber
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Alacamızın Mecnunları
İzlenme : 6938
Kırım haritası
İzlenme : 6121
Semer
İzlenme : 3628
Mustafa Abdülemil Kırımoğlu ve Cengiz Dağcı
İzlenme : 2846
Çok Okunanlar
BUGÜN BU HAFTA BU AY

 

 

 

Sosyal ağlarda bizi takip et
Copyright © sukrubilgili.net.tr