Ana Sayfa
İletişim
Bize Ulaşın
Üye Girişi
Ziyaretçi Defteri
Mobil Bölüm
Ana Sayfa Foto Galeri Video Galeri
ANA SAYFA  / MAKALELER-ANILARIM

SOKAK KÖPEKLERİNİ ÖLDÜRMEYELİM!...


SOKAK KÖPEKLERİNİ ÖLDÜRMEYELİM!...



 Paylaş
 02 Subat 2020 00 : 46 

İki bin yirmi yılının soğuk bir Ocak ayının yirmi yedinci günü Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesince “ Ankara'nın Yenimahalle ilçesinde, 16 sokak köpeğini zehir vererek, öldürdüğü iddiasıyla tutuksuz yargılanan 3 kişi, 10'ar yıl hapis cezasına çarptırıldı. Ayrıca 3 kişinin tutuklanmasına da karar verildi.” * haberini duydunuz, okudunuz sanırım. 


Siz de benim gibi bu karara çok şaşırdınız değil mi? Hatta “ Bugüne kadar ülkemizde hayvanları katledenlere verilen  en büyük ceza ” dediğinizi duyar gibi oluyorum. 


Aslında bu davada verilen ceza, köpekleri katletmekten değil;  “ Haklarında 'sahipli hayvanı öldürmek suretiyle mala zarar verme' ve 'çevreyi kasten kirletmek' suçlarından “ verilmiş...


Yani köpeklerin öldürülmesi için değil “ Sahipli hayvanı öldürmek suretiyle mala zarar verme” suçunu işlemiş üç tane cani adam... Bir nevi köpekler mal, eşya gibi görülmüş.  Herhalde Türk Ceza kanunumuzda “ köpek öldürene şu kadar ceza verilir” diye bir madde olmadığından , “mala zarar verme ve çevreyi kasten kirletme “ maddesine göre cezalar kesilmiş. 


Bu madde bizim çocukluğumuzda var mıydı bilmiyorum. Çünkü bizlerin çocukluğunda köpekler, kendini bilmez bazı cani ruhlu insanlar tarafından ekmeklere agu, toplu iğne koyularak katledildiği gibi belediyeler tarafından da sokak sokak gezilerek bizlerin gözleri önünde infaz ediliyordu. 


Benim çocukluğum Çorum ilinin Alaca ilçesinde geçti. O yıllarda ilçemizin bahçelerinde , sokaklarında başı boş gezen sahipsiz köpekler  olduğu gibi, hırsızlardan evlerin korunması için bazı evlerde sahipli köpekler de vardı. Sahipli veya sahipsiz köpekler bizlerin arkadaşı, dostu ve can şenliği idi.


Çocukluğumun geçtiği babam tarafından yapılan ahşap evde ben de çok köpek yetiştirdim. Köpekleri çok severdim...Ama bir tanesi vardı ; onu hiç unutamıyorum.. Onun adı KARABAŞ idi..


Köpeklerin öldürülmesinden dolayı onar yıl ceza verildi haberini okuyunca , yıllar önce KARABAŞ köpeğimizi hatırladım ...KARABAŞ köpeğimizin alt tarafı beyaz üst tarafı kafasına kadar siyahtı. Bu yüzden adını KARABAŞ koymuştuk...


KARABAŞ köpeğimiz çok akıllı idi.. Annem sabahları kümesten çıkan tavuklarımıza havlumuzda yem atardı. Tavuklar büyük bir iştahla yemleri yemeye başlardı . KARABAŞ köpeğimiz yemlerini yiyen tavuklarımızı popusunu yere koyar , ön ayaklarını dik tutarak, gözleri ile onları dikkatli bir şekilde izler, yabancı tavuklar geldiğinde saldırır, onları kovalardı. 


O yıllarda ilçemiz Alaca ‘da kuduz vakası çıkmıştı.. Bir kaç kişiyi sokak köpekleri ısırmış ve kuduz teşhisi koymuşlardı ısırılan insanlara . Bu yüzden Belediye görevlilerden birine bir tüfek vermişti.. Bu görevli sokak sokak gezerek gördüğü köpekleri av tüfeği ile vurmuştu..


Babam bu olayı duyar duymaz Karabaşımızı bir hafta yuvasına kapattı. Dışarıya salmadı.. Bir hafta sonra köpeğimiz hürriyetine kavuştuğunda inanın bir sevindi bir sevindi sormayın. Babamın, benim ayaklarımıza kapanıyor, elimi avucumu, yüzümü yalıyordu...


Aradan çok geçmedi . Bir gün baktık ki Karabaşımızın ağzından köpükler , salyalar, kanlar akarak geliyor..Havlumuza gelir gelmez hayvan yıkılı verdi... Arka ayaklarını titrete titrete can verdi... Ben üzerine kapanıp ağlamıştım... Onunda gözlerinde de yaş akmıştı..


Birisi  içine koyduğu etli ve toplu iğneli ekmeği köpeğimize  yedirmiş. Etli toplu iğneli ekmeği yiyen köpeğimizin ağzı yara olmuş ve midesine giden toplu iğnelerde köpeğimizi öldürmüştü.


Babam, annem , hepimiz Karabaşın ölümüne üzülmüştük..Rahmetli babam eline bir bel aldı “çocuklar Karabaşı bacaklarından tutun arka bahçeye getirin “dedi...


Aslan abim arka bacaklarından ben ön bacaklarından tutarak babamın bahçede açtığı çukura karabaşımızı ağlaya ağlaya bıraktık. Babam toprakla KARABAŞ’ımızın üstünü kapattıktan sonra bize de “ Slz de bir kaç toprak atın “ dedi.. Aslan ağabeyimle ben avuçlarımızla aldığımız toprakları usana kadar Karabaşın gömüldüğü yere attık..


Zaman zaman arka bahçeye gittiğimde Karabaşı gömdüğümüz yerde saatlerce oturur ağlardım...


Karabaşımızı öldüren caninin kim olduğunu tespit edebilse idik ve onu şikayet etse idik ; acaba o yıllarda Alaca Ceza Mahkemesi, Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesi gibi on yıl ceza verir miydi Karabaşımızı öldüren katile? 


24 Ocak 2020 Cuma akşamı, Elazığ ve Malatya’da 6,8 şiddetindeki depremde 41 vatandaşımız vefat etti, 45 vatandaşımız enkaz altından kurtarıldı ve bu kurtulan vatandaşlarımızın bir çoğunun yerini , 22 arama kurtarma köpeği sayesinde tespit edildiği belirtildi. Hatta bu köpeklerin içindeki birisinin Ankara İtfaiye ekiplerince sokaktan alınıp yetiştirilmiş.


Ne olur “Sokak Köpeklerini” öldürmeyelim...Onlara da yaşama hakkı tanıyalım...Sokak köpeklerini katledenleri şikayet edelim ve Ankara 5. Ağır Ceza Mahkemesinin sokak köpeklerini öldüren üç caniye verdiği  cezası gibi en ağır cezalar ile cezalandırılmalarına yardımcı olalım.....



*Kaynak:https://amp.onedio.com/haber/16-kopegi-zehirle-katletmislerdi-10-ar-yil-hapis-cezasina-carptirilarak-tutuklandilar-895694


 
Haber :
Bu Haber 1185 defa okundu
 
Anahtar Kelimeler :Sokak köpeği,

YORUM EKLE
TAVSİYE ET

 Yorumlar ( 0 )

Henüz bir yorum yapılmamış

İlgili Haber
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Alacamızın Mecnunları
İzlenme : 5791
Kırım haritası
İzlenme : 5788
Semer
İzlenme : 3188
Mustafa Abdülemil Kırımoğlu ve Cengiz Dağcı
İzlenme : 2564
Çok Okunanlar
BUGÜN BU HAFTA BU AY

 

 

 

Sosyal ağlarda bizi takip et
Copyright © sukrubilgili.net.tr