KEL'LECİLERİ ARARKEN !...

KEL'LECİLERİ ARARKEN

Sevgili Dostlar, 

Bugün yine öğle tatilinde Kayseri`nin güzel çarşısında bir dolaşalım dedik.

Devamlı sucuk pastırma aldığım dükkanın kenarından geçerken,  dükkan sahibi  beni gördü. İçeri buyur etti. 

Sağdan soldan konuşurken dükkan sahibinin,  benim gibi tepesi kel, ama  beyaz pala bıyıklı bir arkadaşı girdi dükkana. Yüce Rabbim, her ikimizin kafalarımızın tepesi yerine, o güzelim tüyleri benim sakallarımın bulunduğu bölgeye, Pala'nın da  bıyıklarının bulunduğu yere serpiştirmiş..

Dükkan sahibi " Selamsiz sabahsız,  acele acele nereye böyle Pala"  dediğinde ,

Pala Arkadaşı,  ballandıra ballandıra,  "KELLE yemeye"  dedi.

"KELLE "yi  duyunca; dayanamadım hemen daldım KELLE MUHABBETİNE:

"Yahu arkadaş. Ben de Kelleyi çok severim. Gerçi sende kelsin bende kelim. Kel'ler demekki kelleyi çok seviyor. Bu  KEL`LECİLER nerede? " dedim.

Sağolsun Kelleci Pala Bıyıklı arkadaş beni kolumdan tuttu, dükkanın önüne çıkardı, 

"Şu çantacıların ordan gir, doğru hicbir yere sapmadan git, çarşının arkasındaki gördüğün yüksek şu iki binanın yakınındalar. Üç Kelleci var. Hangisine girsen farketmez. İsterseniz beraber gidelim"  dedi.

"Sağolun ben şu anda tokum. Bir başka zamanda yemek için yerini öğrenmek istiyorum"  dedim ve oradan ayrıldım.

Geçenlerde hatırlarsanız; gidipte kayboldugum "Urgancılar Çarşısı"nın başka bir kapısı idi bana Kelleci Pala Pıyıklı arkadaşın,  tarif ettiği çantacılardan girecegim kapı. 

Besmele çekip attık adımınızı. Birkaç adım sonra sağa sola ayrılan dükkanların olduğu yere gelince binbir çeşit KEL'LELERIN beyaz beyaz ürünlerini görünce dayanamadım.

KELLE yerine,  KELLE ürünlerinden kahvaltıda yemek için ikiyüz gram bir peynir çeşidinden almak istedim.

Benim gibi Kel olan Dükkan sahibi " Hemşerim biz yarım kilodan az vermiyoruz müşteriye.." dedi.

"Hemşerim ben burada bekarim. Yabancıyım. Yarım kilo bana fazla gelir" deyince,  Dükkan sahibi ile sohbeti koyulaştırdık.

Ve sonunda  ikiyüz gramlık Kelle ürünü doğal çesil peynirini kopardık. 

Sivas ve Kayserı yöresinden binbir çeşit peynir ve çökelik satan Peynirci Dükkan sahibi  "Burada yetmiş yılından itibaren peynir üzerine esnaflık yapiyorum. Şu sağda soldaki peynircilerin hepsi benden sonra açtılar dükkanlarını. Benden eski peynirci yok. Peynir ve çökelik çeşitlerimizin hepsi doğal. Rahat yiyebilirsiniz" dedi.

Şimdi siz benim yerimde olsanız;  KEL' LE mi yersiniz, yoksa KEL`LELERIN ürünleri olan binbir türlü SÜT  ürünlerini mi? 

Dostlarım,  gördüğünüz gibi bundan sonra KAYSERİ' de lezzetli  sucuk ve pastırmanın yanında;   her çeşit doğal peynir ve çökelik için de ayrı bir bütçe ayırmam gerekecek...

Evet bugün  KEL`LECİLERI ararken;

Kelleleri koparılmadan, canlı iken yani hayatta iken, RABBIM'İN  EMRIYLE,  KELLE SAHİPLERİ HAYVANLARIMIZIN, sadece karın tokluğuna insanlık alemine bağışladıkları, büyük bir sır  olan bembeyaz sütlerden  yapılan doğal ürünler ile karşılaştım. ....

Rabbimize hamdolsun ;bizlere bu sonsuz nimetleri sunduğu için.

Kalın sağlıcakla. ..