HURİLERDEN SONRA ŞEYTANLAR GELDİ

HURİLERDEN SONRA ŞEYTANLAR GELDİ!

Çorumlu Tostik Şükrüş’ün istihareye yattığı gece huriler, Mıstık’ın şiirine karşı tane tane yazdırdıkları satırlar biter bitmez çekip gittiler...

Çok zaman geçmedi ki bir ağzı yerde bir ağzı gökte bir yaratık peyda oldu kapının önünde. Bu canavarın iki sivri boynuzu alnından fırlamış, kaşları geriye doğru gerilmiş, gözleri altın sarısı gibi parlıyordu. Ağzından keskin sivri köpek dişleri arasında yılana benzeyen çatal dili fıldır fıldır oynuyordu. Yüzündeki kızıl rengi, keçi sakalı ve elindeki dirgene benzeyen üç başlıklı mızrak ile çok korkunç görünüyordu...

Çorumlu Tostik Şükrüş, korkudan nerdeyse altına yapacaktı. Yatağından yavaşca doğruldu. İki elini yatağına diredi. Vücudunu geri çekerek sırtını başucundaki ahşap oymalı başlığa dayadı.Sağ elinide yastığının altındaki tabancasına uzandı. 

“Sen kimsin? Gecenin bu vaktinde evimde ne işin var?”

“Ben Şeytanım. Şu arkamdaki Çin askerine benzeyenlerde yardımcılarım.”

“Ha! Şimdi anladım. Trabzonlu Mıstık , ‘Senin rüyana ancak şeytan girer.’ demişti. Sizden biraz önce huriler gelmiş sevinmiştim. Sizi de görünce neye yalan söyleyeyim çok korktum. Mıstık’ın artık erdiğine kanaat getirdim. Sizin geleceğinizi bildi. Onunla bir arkadaşlığınız, bir bağınız var mı?”

“Şu bizim Trabzonlu Mıstık’tan mı bahsetiyorsun?”

“Evet, evet! Ta kendisi. Siz onu nereden tanıyorsunuz?”

“Onu biz İYİ yoldan çıkardık.”

“Ne? İyi yoldan çıkarıp kötü yola mı düşürdünüz? Bir yanlışınız var. O ‘babaocağından ayrıldım. Ana kucağına gittim. İyi yoldayım’ deyip duruyor. Beni de sosyal medyada eleştiriyor, şiirler, fıkralar yazıyor... Ben de cevabını yapıştırıyorum. Gerçi bana huriler ilham veriyor, yardım ediyor. Ona kim ilham veriyor bilmiyorum...“

“Mıstık’ı biz azıttık. Onu yoldan biz çıkardık. Babaocağından kaçıp anakucağına gidin, biz dedik. Onlar da sağolsun bizi kırmadılar. Toplu halde MHP’den firar ettiler. Bir de onları kılavuzları Kılıçdaroğlu’nun peşine taktık. Kolay kolay iflah olmazlar.” dedi Baş Şeytan. Elindeki üçlü mızrağı yere üç kere vurdu. Camdan aşağı atlayıverdi. Ardındaki müritleri de karıncaların dizildiği gibi onun peşinden “ Hu kaka hu! Hu kaka hu” seslerini çıkarıp gözden kayboldular. 

23.4.2022