Ana Sayfa
İletişim
Bize Ulaşın
Üye Girişi
Ziyaretçi Defteri
Mobil Bölüm
Ana Sayfa Foto Galeri Video Galeri
ANA SAYFA  / OĞLUM İSMAİL BORA’NIN HAYATI

ALLAH’IM HİÇBİR ANA-BABANIN EVLADINI KAYBETTİRMESİN… HİÇBİR KULA DA EVLAT ACISI TATTIRMASIN…


ALLAH’IM HİÇBİR ANA-BABANIN EVLADINI KAYBETTİRMESİN… HİÇBİR KULA DA EVLAT ACISI TATTIRMASIN…



 Paylaş
 09 Ekim 2016 19 : 44 


Bugünlerde terör yüzünden Güneydoğu ve Doğu Anadolu'muzda gözü dönmüş hainlerce, kalleşçe kurulan tuzaklarla patlatılan bombalar ve arkalarından sıkılan kahpe kurşunlarla Şehit edilen nice ana kuzularını kaybediyoruz…

Hakkari Şemdinli'de bugün yine vatan hainlerinin bir araçla yaptıkları bombalı saldırıda on askerimiz ve sekiz vatandaşımız şehit oldu. Bir o kadar sayıda da yaralılarımız var.

Şehitlerimizin Mekanları Cennet olsun. Allah rahmet etsin kahramanlarımıza. Gazilerimize de acil şifalar diliyorum.

Rabbim, bağrına taş basan ana kuzularının analarına babalarına ve yakınlarına da sabırlar versin.

Vatanımızı ve Milletimizi en kısa zamanda bu terör belasından kurtarması için Yaradanımızdan, her namazda her niyazda ellerimizi semaya kaldırarak dualar edelim….

Yine vatansız kalmış, vatanlarındaki zalim diktatörün zulmü ile kan gölüne dönmüş ülkelerini terketmek zorunda kalan; yeni bir vatan bulmak için yollara düşen; yollarda açlık ve susuzluk yüzünden veya Ege’nin azgın soğuk sularında Avrupa’ya gitmek için “Öylede öldük böylede öldük” diyerek, dayanaksız şişme botlarla karşıya geçmeye çalışırken şehit olan nice masum Suriyeli çocukları da kaybediyoruz.

Bu günahsız yavruların sahile vurmuş cansız bedenlerini seyreden, bu masum yavruların analarının babalarının feryatlarını hiç duymayan, kanlı gözyaşlarını hiç görmeyen tek dişi kalmış canavar sözde medeni Batı devletleri ise, yirmi birinci yüzyılın ayıbı olan bu çocuk katliamına kıllarını dahi kıpırdatmıyorlar…

Kokmuş ağızlarını da her açtıkça, iki milyona yakın Suriyeli kardeşlerini bağrına basan, elinden gelen hizmeti esirgemeyen ve onların acılarını dindirmeye çalışan Türkiye Cumhuriyeti Devletini ve Hükümetini her fırsatta karalamaya çalışıyorlar ve suçluyorlar.

Ege sahiline vurmuş altı yaşındaki Suriyeli Aylan bebeğin cansız bedenini ilk gördüğüm andan itibaren tüylerim diken diken oldu.

Bu dehşetengiz manzara karşısında günlerdir, gözlerimden yaşlar aktı ve bu cansız bedeni gazetede, televizyonda her gördüğümde aynı duyguları yaşıyorum ve günlerdir gözlerime bir türlü uyku girmiyor.

Bu günahsız ve masum yavru benim, senin, onun evladı olabilirdi…

Bu korkunç ve ürpertici manzara karşısında, sizler de kalbinizde “cız “ diye bir acı duydunuz mu?

Sadece Batı mı duyarsız bu katliama?

Hayır !…

Ne yazık ki “Bir insanı öldüren tüm insanlığı öldürmüş olur” ayetine muhatap nice İslam aleminden de tıs yok…..

Bir tırnağına, bir kılına dahi kıyamadığımız ve binbir emeklerle yetiştirdiğimiz bir evladı kaybetmenin ne demek olduğunu ancak yaşayanlar bilir.

İşte size hayatımdan gerçek bir hikaye….

Ankara’da izinli olduğumda, Oğlum İsmail’i, bazı zamanları anaokulana ben bırakıyordum. Annesi de “Şükrü bugün börek günü. Oğlana okulun yanındaki börekçiden bir parça börek, kantinden de bir su ve bir de meyve suyu al “ diye sıkı sıkı tembihler, ben de hanımın dediklerini alır, oğlumun çantasına kor, sınıfına teslim ederdim.

Geçenlerde sınıfa bıraktıktan sonra arkamdan ağlamış.

Öğretmeni “İsmail niye ağlıyorsun?” dediğinde “Babamı çok özledim onun için ağlıyorum” demiş.

Öğretmeni de “İsmail biraz önce bıraktı baban seni. Bu nasıl özlemek” demiş.

Ertesi gün de tam sınıfın kapısında beklerken oğlum “Baba duygulandım.Ağlayacağım biraz dışarıda duralım” dedi ve bahçeye çıktık.

Gözlerine baktım ki gerçekten ıslanmış ve o güzel yüzü üzgün bir hal almıştı. İçli içli ağlamaya başladı. “Oğlum niye ağlıyorsun? Bak baban yanında” dediğimde “Baba duygulandım.” dedi. “Oğlum dünde sınıfta ben gidince ağlamışsın. Ayıp oluyor ağlama “dedim ve zor sakinleştirdim.

Bir günde annesi akşam çıkışında İsmail’i almayı unutmuş. Okuldan almaya gittiğinde yarım saat geçikmiş. Öğretmeni veliler gelmeden sınıftan ayrılmıyormuş. Annesi sınıfa girdiğinde öğretmeni masasında oturuyormuş. Bizim oğlan da kafasını sıraya koymuş “Annem beni unuttu. Kayboldum. “ diye yine içli içli ağlıyormuş.

Ağladığını öğretmenine hissettirmemiş.

Annesine de yaşlı ve kızgın gözlerle bakarak “Sen beni unuttun anne. Beni sen nasıl unutursun? Sen gelmeyince bütün çocuklar da gidince Malatya’da iken parkta bir gece kaybolmuştum ya. O aklıma geldi. Onu hatırladım ve şimdi de kayboldum, onun için ağladım “demiş.


İsmail'in bu kayboluş hikayesini "Siz hiç parkta evladınızı kaybettiniz mi" yazımda okuyabilirsiniz.

 
Haber :
Bu Haber 2843 defa okundu
 
Anahtar Kelimeler :şehit, terör, çocuğu kaybetme, ismail Boranın kayboluşu,

YORUM EKLE
TAVSİYE ET

 Yorumlar ( 0 )

Henüz bir yorum yapılmamış

İlgili Haber
Köşe Yazarları
Foto Galeri
Kırım haritası
İzlenme : 5755
Alacamızın Mecnunları
İzlenme : 5740
Semer
İzlenme : 3153
Mustafa Abdülemil Kırımoğlu ve Cengiz Dağcı
İzlenme : 2539
Çok Okunanlar
BUGÜN BU HAFTA BU AY

 

 

 

Sosyal ağlarda bizi takip et
Copyright © sukrubilgili.net.tr